Ramazan günlerini hesaplamak için bir
çömleğin içine her gün bir taş atar Hoca. Bir avuç taş doldurur
çömleğin içine Hoca'nın yaramaz oğlu muziplik olsun diye.
Bir zaman sonra arkadaşları: "Bugün Ramazan'ın kaçı acaba? diye sorarlar
Hoca'ya. Hoca'da: "Şimdi eve gider öğrenirim. Biraz sabredin." der ve
evinin yolunu tutar.
Çömleği boşaltır; bir sayar iki sayar...
Taşların yüz yirmi beş tane olduğunu görür. Şaşkın bir halde döner
arkadaşlarının yanına Hoca. "Arkadaşlar bugün Ramazan'ın kırk beşi"
der.
Hoca'nın bu cevabına gülüşürler arkadaşları. Aralarından biri:
"Aman Hocam bir ay otuz gündür. Hiç Ramazan'ın kırk beşi olur mu?" diye itiraz eder.
Hoca
biraz şaşkınlık biraz da kızgın bir ifadeyle: "Ben yine insaflı
davrandım. Benim çömlek hesabına bakacak olursak; bugün Ramazan'ın yüz
yirmi beşi!"der