GeceForum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Herşey Paylaşım Demektir
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 İslami sözlük

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
GeceForum™ Demon
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ Demon


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 401
Rep Güçü Rep Güçü : 557
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 29
Nerden Nereyee !!!!
İş/Hobiler İş/Hobiler : Sabaha Kadar Pc Oynamak / Metin2 / Futbol/ Öyle Böyle
Lakap Lakap : PaTRoN


İslami sözlük Empty
MesajKonu: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 6:27 am

A'RAF
Her şeyin tümseği yüksek yerİslami sözlük Smiliv burçİslami sözlük Smiliv sırtİslami sözlük Smiliv tepeİslami sözlük Smiliv örflerİslami sözlük Smiliv âdetlerİslami sözlük Smiliv iki şey arasında kalan kısım arf kelimesinin çoğulu. Bu nedenle atın yelesineİslami sözlük Smiliv horozun ibiğine de arf denmiştir. Kur'an'da üç ayette geçer:
"İki (taraf) arasında (surdan) bir perde ve A'râf üzerinde deİslami sözlük Smiliv (Cennetlik ve Cehennemliklerin) her biri simalarıyla tanıyacak adamlar vardır ki onlar henüz oraya (Cennete) girmemişİslami sözlük Smiliv fakat onlar girmeyi şiddetle arzu eder olarak Cennet yârânına: "Selâmün Aleyküm " diye nidâ ederler...
Gözleri ehl-i Cehennem tarafına çevrildiği zaman da "Ey Rabbimiz bizi zalimler gürûhu ile beraber bulundurma" derler.
(Yine) A'râf yaranı (kâfirlerden) simalarıyla tanıdıkları (elebaşı) bir
takım adamlara şöyle nidâ ederek derler: "Ne çokluğunuz (yahut
topladığınız mallar)İslami sözlük Smiliv ne de (hakka karşı) yeltenmekte devam ettiğiniz o kibr (ve azamet) size hiç bir fayda vermedi. " (el-A'râfİslami sözlük Smiliv 7/46-48).
Müfessirlere göre bu ayetlerdeki A'râfdan maksadİslami sözlük Smiliv Cennetle Cehennem arasındaki sur benzeri bir perdenin yüksek tepeleridir.
İbn Cerîr'in rivayetine göre Huzeyfe (r.a.)'e A'râf'ın ne olduğu
sorulduğunda şöyle demiştir: "A'râf; iyilikleri ile kötülükleri eşit
gelen insanlardır. Kötülükleri Cennet'e girmelerineİslami sözlük Smiliv iyilikleri de Cehennem'e girmelerine mani olmuştur. Bunlarİslami sözlük Smiliv Cenâb-ı Hak onların hakkında hüküm verinceye kadar bu sur üzerinde kalacaklardır."
Kimler A'râf'ta bulunacaktır? Bu hususta çeşitli rivayetler varsa da
konuyu şöyle özetlemek mümkündür: İyilikleriyle kötülükleri denk
gelenler A'râf'ta bekletileceklerdir. Nitekim İbn Merdûye'nin Câbir b.
Abdullah'dan merfu olarak rivayet ettiği bir hadis'te: "Peygamberimiz
(s.a.s.)'e iyilikleriyle kötülükleri denk gelenlerin durumu sorulduğu
zamanİslami sözlük Smiliv Hz. Peygamberİslami sözlük Smiliv
"Onlar A'râf'ta bulunacaklardır. Onlar oraya isteyerek girmemişlerdir."
buyurmuştur. Daha sonra bunlar Allah'ın lûtfuyla Cennet'e
gireceklerdir. (Muhtasaru Tefsîrİslami sözlük Smiliv ibn Kesîrİslami sözlük Smiliv IIİslami sözlük Smiliv 22).
Bazılarına göre de fetret devirlerinde ölenlerle müşriklerin çocukları da burada kalacaklardır.
A'râf konusunda daha başka açıklamalar da yapılmıştır. Ez cümle Hasan-i
Basrî Hazretleri "A'râf marifetten gelir. Bu da Cennetliklerle
Cehennemlikleri simalarından tanıyan bazı kimseler demektir. Belki de
şimdi aramızda olanları vardır." şeklinde izah etmiştir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st
GeceForum™ xD
•V.İ.P Üye•
•V.İ.P Üye•
GeceForum™ xD


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 74
Rep Güçü Rep Güçü : 99
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 27
Nerden Blmmm
İş/Hobiler İş/Hobiler : Çok Şeyler
Lakap Lakap : xD


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 6:46 am

Â'RÂZ
Başka bir nesne ile varolanİslami sözlük Smiliv kendi basına varolmayan "devamlı olmayan şey". Terim anlamı ise; "başkasına yani cevher ve cisme bağlı olarak varlığını gösterebilen ve devamlı olmayan şey"dir (Nûreddîn es-Sâbûnîİslami sözlük Smiliv el-Bidâyeİslami sözlük Smiliv Ankara 1982İslami sözlük Smiliv 19).
İslâm âlimleriİslami sözlük Smiliv Allah'ın varlığını ispatta genellikle "hudus" delilinden yararlanmışlardır. Hudus deliliyleİslami sözlük Smiliv alem (Allah'tan başka her şey)in hadis (sonradan) olması prensibinden hareket ederek Allah'ın yegâne yaratıcı olmasını ispat ederler. Hudus delilini ileri sürmeğe de âlemin aslını oluşturan iki unsuru zikirle başlarlar. O daİslami sözlük Smiliv âlemin cevherler ve ârâzdan meydana gelmiş olmasıdır. Ârâzı anlayabilmek için önce cevherin tarifini yapmak lâzımdır. Cevherİslami sözlük Smiliv "kendi başına boşlukta yer tutan ve başkasına bağlı olmadan kendini gösterebilen şey"e denir. Esasen cevherin tarifi şöyledir: "Bölünmeyen en küçük parçaya cevher denir." Cevherlerin birleşmesiyle meydana gelene cisim denir. Demek ki boşlukta yer kaplayan bir varlığa cevherİslami sözlük Smiliv bunun çeşitli sıfatlarına ve özelliklerine de ârâz denir. Meselâİslami sözlük Smiliv taş cevher; katılığı ise arazdır.
İslâm alimlerinin ârâz konusundaki açıklamalarında belirgin bir fark yoktur. Eş'ariyye ve Muaaaile ârâz'ın izahı konusunda ayrı görüşler ortaya koymaktadırlar. Eş'ariye'ye göre ârâzİslami sözlük Smiliv sonradan meydana gelen ve yer işgal eden bir nesne ile var olan şeydir. Buna göreİslami sözlük Smiliv menfi sıfatlar ve yokluklarİslami sözlük Smiliv yer kaplayan bir cisme hâlİslami sözlük Smiliv yahut sıfat olamazlar. Allah iseİslami sözlük Smiliv zaman ve mekan sınırları içinde bulunması söz konusu olmadığındanİslami sözlük Smiliv O'nun sıfatları ârâz olamaz.
Muaaaile'ye göre ise araz yoklukta varlığını sürdürür. Eğer varlığa çıkacak olsaİslami sözlük Smiliv yer kaplayan bir cisim ile ayakta durabilir. Böylece Muaaaileİslami sözlük Smiliv bu görüşü ile "yokluk"u bir varlık alanı olarak kabul etmektedir. Muaaaile ekolünden Ebu Huzeyl Allaf ve onu izleyenlerİslami sözlük Smiliv Muaaaile'nin bu görüşünü benimsememişlerdir .
Ârâzlarİslami sözlük Smiliv ancak cevher ve cisimlerde varlıklarını gösterebilirler. Çünkü bunlar madde değildirler. Maddenin çeşitli vasıflan ve özellikleridirler. Önce madde olmalı ki ondan sonra bir sıfatİslami sözlük Smiliv bir özellik sözkonusu olabilsin.
Ârâzlar otuzdan fazladır. Renklerİslami sözlük Smiliv tatlarİslami sözlük Smiliv kokularİslami sözlük Smiliv hareket-durma gibi oluşlarİslami sözlük Smiliv sesler... bunlardandır.
Ârâzların belli başlı özellikleri şunlardır: Ârâzlarİslami sözlük Smiliv bir yerden başka bir yere taşınmazlar. Ârâzlarİslami sözlük Smiliv ârâzlarla bulunmazlar. Ârâzlarİslami sözlük Smiliv devamlı olmazlar. Bir ârâzİslami sözlük Smiliv iki yerde bulunmaz. (el-Cürcânîİslami sözlük Smiliv Şerhu'l-Mevâkıfİslami sözlük Smiliv İstanbul 1286 h.İslami sözlük Smiliv 190 vd.)
Ârâzlar hadistir. Ârâzların hadis oluşunu biz tecrübeyleİslami sözlük Smiliv müşahedeyle ve delille biliyoruz. Sükûndan sonra hareketin; karanlıktan sonra ışığın; beyazlıktan sonra siyahlığın gelmesi gibi. Sükûn gelinceİslami sözlük Smiliv hareket yok olmaktaİslami sözlük Smiliv hareket gelince de sükûn yok olmaktadır.
Cevher ve cisimler de mutlaka ârâzlarla bulunurlarİslami sözlük Smiliv ârâzsız olamazlar. Ârâzlar hadis olduğuna göre hadis olan ârâzsız bulunamayan cevher ve cisimler de zorunlu olarak hadis olacaktır. Böylece âlemin (Allah'tan başka her şeyin) hadis (sonradan) olduğu ortaya çıkıncaİslami sözlük Smiliv hadis olmayan bir yaratıcının bunları yaratması zarurî oluyor. Böylece Allah'ın varlığı ispat edilmiş oluyor. (Sâdeddîn er-Taftâzânîİslami sözlük Smiliv Şerhû'l-Akâidİslami sözlük Smiliv İstanbul 1970İslami sözlük Smiliv 46 vd.)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
GeceForum™ Demon
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ Demon


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 401
Rep Güçü Rep Güçü : 557
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 29
Nerden Nereyee !!!!
İş/Hobiler İş/Hobiler : Sabaha Kadar Pc Oynamak / Metin2 / Futbol/ Öyle Böyle
Lakap Lakap : PaTRoN


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 6:46 am

ÂBÂ


Baba kelimesinin çoğulu. Bu kelimeİslami sözlük Smiliv aynı zamanda bir nesilden gelen kimselerin aralarındaki bağlantıyı da göstermektedir. Babaİslami sözlük Smiliv oğul ve torun arasındaki ilişki gibi. Bunlar ortak bir asıldan gelmiş oldukları gibiİslami sözlük Smiliv birbirinden husûle gelen kimseler arasındaki birleşme olarak bilinen 'neseb'i de teşkil etmiş olmaktadırlar.
Kur'ân-ı Kerim'de müşriklerin babalarının dinlerine bağlılıklarını
kınayan hükümler belirtilirken "âbâ" tabiri kullanılmaktadır. Bu
husustaki hükümler İslâm'ın getirdiği akîde açısından büyük bir önemi
hâizdir. Mekkeli müşriklerinİslami sözlük Smiliv
babalarının ve neseblerinin üstünlükleri ve dinlerine bağlılıklarını
dile getirmeleri büyük bir câhilî ve ilkel anlayış olarak kabul
edilmiştir. İslâm'ınİslami sözlük Smiliv babaların din ve yaşayış tarzlarının yanlış olduğunuİslami sözlük Smiliv
Allah'ın din ve nizamına uyulması gerektiğini belirtmesi ve bu
husustaki mesajını bildirmesi üzerine müşrikler bu konudaki âbâ
anlayışlarını ortaya koymuş ve bu anlayışlarından dolayı Kur'ân-ı Kerim
tarafından kınanmışlardır. İslâmİslami sözlük Smiliv
babaya ve ecdâda saygıyı kabul etmesine rağmen babaların ve ecdâdın
Allah'ın din ve emirleri dışında yaşaması hâlinde Allah'a itaatin
dışına çıkacaklarını ve dolayısıyla bu isyanları karşısında onlara
itaatin haram olduğunu da yine İslâm bildirmektedir. Müşriklerin
babalarına itaat etmeyi ileri sürmeleri Hz. Peygamber'in getirdiği
Allah'a imanİslami sözlük Smiliv âhiret ve risâlet inancını inkâr etmek için babalarına itaat etmeyi ileri sürüyorlardı. Aslında buİslami sözlük Smiliv kendilerinin sahip oldukları şirk nizâmını korumakİslami sözlük Smiliv kendi dünyevî saltanat ve yönetimlerine zarar gelmesini istemediklerinden kaynaklanıyordu .
İslâmİslami sözlük Smiliv atalara bağlanmayıİslami sözlük Smiliv
onların yolunu körü körüne taklit etmeyi reddederek vahye dayalı yeni
bir akîde ve medeniyet getirmiş; bu akîde ve nizam ile bütün câhilî
anlayışları kökünden yıkmıştır. Miras ile ilgili olarak Kur'ân-ı
Kerim'de ifâde edilen âbâ tabiri için bk. miras mad.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st
GeceForum™ Demon
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ Demon


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 401
Rep Güçü Rep Güçü : 557
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 29
Nerden Nereyee !!!!
İş/Hobiler İş/Hobiler : Sabaha Kadar Pc Oynamak / Metin2 / Futbol/ Öyle Böyle
Lakap Lakap : PaTRoN


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 6:46 am

ABÂ'


Yünden imal edilen kaba bir kumaş. Bu kumaştan dikilen elbiseİslami sözlük Smiliv hırka cinsinden olan giyim eşyalarına da bu ad verilmiştir. Buna "abâye" veyahut "abâe" de denmektedir. Oldukça uzunİslami sözlük Smiliv geniş ve önü açık bir giyecektir. Bu daha çok dervişler ve ilmiye ve dolayısıyla medrese mensuplarının giydikleriİslami sözlük Smiliv
paltoya benzer bir elbise idi. Bu elbisenin özelliği oldukça ucuz ve
gösterişsiz olmasıydı. Bu tür elbisenin giyilişinin Hz. Peygamber
(s.a.s.) dönemine kadar uzandığından bahsedilir. Aynı zamanda zarûret
içinde bulunanların bu tip bir giyimi tercih ettikleri görülmektedir.
Zamanla tasavvuf mesleğinin gelişmesi ile aza kanaat edipİslami sözlük Smiliv sâde bir hayatı yaşamaya gayret göstererek Allah'ın rızasına nâil olmak arzusu ile bu tür eski ve sâde elbise giyimiİslami sözlük Smiliv sofîler arasında da yayılmıştır. Hz. Peygamber'in de çeşitli hadislerde sâde yaşantıyı uygun gördüğü bilinmektedir. (Tirmizîİslami sözlük Smiliv Zühdİslami sözlük Smiliv
13). Aynı şekilde Rasûlullah'ın keçeden elbise giydiği ve 'abâ'
cinsinden olan uzun ve geniş bir ihrama büründüğü de nakledilmektedir.
Bütün bunlardan dolayı İslâm toplumlarında gösterişsiz giyimİslami sözlük Smiliv
belirli kesimler arasında itibar edilen bir fazilet gibi kabul
edilmiştir. Hatta zaman zaman bu durumu kendi menfaatleri için
kullanıp; çevrenin gözünü boyamak isteyen riyakâr ve açıkgözler
türemiştir. Fakat bu davranışİslami sözlük Smiliv herkes tarafından itibar görmemiş ve güzel kıyâfetler içinde yaşayan nice ilim ve gönül adamıİslami sözlük Smiliv faydalı ve hayırlı çalışmaların yürütücüsü olmuşlardır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st
GeceForum™ Demon
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ Demon


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 401
Rep Güçü Rep Güçü : 557
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 29
Nerden Nereyee !!!!
İş/Hobiler İş/Hobiler : Sabaha Kadar Pc Oynamak / Metin2 / Futbol/ Öyle Böyle
Lakap Lakap : PaTRoN


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 6:47 am

ABADİLE


Adları Abdullah olan fakîh ve muhaddis dört sahâbî. Abâdileİslami sözlük Smiliv
Abdullah kelimesinin çoğulu olup "Abdullahlar" anlamına gelmektedir.
Ashâb içinde iki yüz kadar Abdullah adında sahâbî bulunduğu halde
Abâdile denilince fıkıh ve hadîs'te Abdullah adını taşıyan üç veya dört
sahâbî kasdedilmiş ve bunlar bu isimle şöhret bulmuşlardır. Bunlar;
Abdullah İbn Abbâs (ö. 65/687-688)İslami sözlük Smiliv Abdullah İbn Ömer (ö. 74/693)İslami sözlük Smiliv
Abdullah İbn Amr (ö. 65/687-688) ve Abdullah İbn Zübeyr (ö. 73/692)'dir
(r.anhum). İslâm âlimlerinden bazıları Abdullah İbn Zübeyr yerine
Abdullah İbn Mes'ud (ö. 32/652-653)'u Abâdile'den kabul etmektedirler.
Fakat İbn Mes'ud'un Abâdile'den olmadığı kanaati daha yaygındır
(Tecrîd-i Sarîh Tercümesiİslami sözlük Smiliv Iİslami sözlük Smiliv 27).
Bu büyük sahabîler İslâm fıkhına olan vukûfiyetleri ve verdikleri
fetvalarla meşhurdurlar. Bu sahâbîler Hz. Peygamber (s.a.s.) devrinin
gençİslami sözlük Smiliv dinamikİslami sözlük Smiliv gayretliİslami sözlük Smiliv ilim ve ibâdete son derece düşkün kimseleriydi. Bu Abdullahlarİslami sözlük Smiliv
Cenâb-ı Allah'ın bir lûtfu olarak Rasûlullah'tan sonra uzun müddet
yaşamış ve diğer büyük sahâbilerden de öğrendiklerini kendilerinden
sonra gelen nesillere öğretmişlerdir. Abâdile herhangi bir İslâmî
problemin çözümünde aynı görüşü belirtmiş ve aynı paralelde ictihâd
etmişlerse onların bu görüşüne "Abâdile'nin görüşü" denir. Bu tabir
fıkıh usûlünde yerleşmiş bir tabirdir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st
GeceForum™ Demon
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ Demon


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 401
Rep Güçü Rep Güçü : 557
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 29
Nerden Nereyee !!!!
İş/Hobiler İş/Hobiler : Sabaha Kadar Pc Oynamak / Metin2 / Futbol/ Öyle Böyle
Lakap Lakap : PaTRoN


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 6:47 am

ABD


Kulİslami sözlük Smiliv köleİslami sözlük Smiliv mahlûkİslami sözlük Smiliv insan. İtaat etmekİslami sözlük Smiliv boyun eğmekİslami sözlük Smiliv tevâzu göstermekİslami sözlük Smiliv daha açık bir ifade ile kişinin bir kimseyeİslami sözlük Smiliv
ona isyan etmeden ve ondan yüz çevirmeksizin itaat etmesidir. Abd
kelimesinin masdarı olan ubudiyyet (kulluk etmek) insanın sıfatıdır.
Sâmî menşeli olduğu için; İbrânîce'de ve diğer akraba dillerde de
görülen Abd kelimesiİslami sözlük Smiliv
Arapça'da bazı hususiyetler ifade etmektedir. insanın yaratılış
hikmetinin Allah'u Teâlâ (c.c.)'ya kulluğa dayandığı kat'i nasslarla
sabittir.
"Bana karşı imtihan ettiğin -başıma kaktığın- ganimetİslami sözlük Smiliv İsrailoğullarını kendine kul -köle- edindiğin için. " ifâdesindeki meâlİslami sözlük Smiliv Musa (a.s.)'ın Firavuna cevabında olduğu gibi "kul"İslami sözlük Smiliv "köle" edindin demektir (eş-Şuarâİslami sözlük Smiliv 26/22).
Abd kelimesinin masdarı olan ubûdiyet ve kullukİslami sözlük Smiliv insanın; rubûbiyet ise Allah'ın sıfatıdır. Zaman zaman müstekbir ve mütekebbir insanlarİslami sözlük Smiliv
ilâhlık taslayarak Allah'a ait vasıfların kendilerinde de bulunduğunu
iddia ederler. Bilhassa hüküm vermede ve kanun yapmada bu durum kendini
açıkça belli eder. Cenâb-ı Hak ise bu durum karşısında bütün insanların
kul olduğunuİslami sözlük Smiliv hüküm koymanın yalnız Allah'a ait bulunduğunuİslami sözlük Smiliv bir insanın Allah'ın hükümlerine bağlı kalarak mükemmel bir kul ve insan olacağı üzerinde Kur'ân'da ısrarla durmuştur.
Kur'ân-ı Kerim'de: "Cinleri ve insanlarıİslami sözlük Smiliv bana ibadet etmeleri için yarattım" (ez-Zâriyâtİslami sözlük Smiliv
51/56) hükmü beyan buyurulmuştur. Bütün peygamberler abd olduklarını
övünerek söylemişlerdir. Hristiyanlar tarafından ilâh olduğu ileri
sürülen Hz. İsa (a.s.) bu iddiayı kesinlikle reddederek Kur'ân-ı
Kerim'in tabiriyle şöyle der: "Ben Allah'ın bir kuluyum." (Meryemİslami sözlük Smiliv 19/30). Hz. Davud (a.s.) için "O ne güzel bir kuldu" (Sâdİslami sözlük Smiliv
38/30) diye buyrulurken Hz. Eyyüb (a.s.) hakkında da sabrından dolayı
şöyle ifade edilmektedir: "Gerçekten biz onu sabırlı bulmuştuk. O ne
güzel kuldu" (Sâdİslami sözlük Smiliv
38/44). Kur'ân-ı Kerim'de birçok isim ve sıfatla anılan Hz. Peygamber
(s.a.s.) için en şerefli isim olarak "abd" tabiri kullanılmaktadır.
Cenâb-ı Allah'a en yakın bulunduğu Mîrac gecesinde kendisinden "abd"
diye sözedilmektedir (el-İsraİslami sözlük Smiliv 17/1; en-Necmİslami sözlük Smiliv 53/10) .
Rasûlullah (s.a.s.)'in "abd" yönü ve özelliği rasûl sıfatından daha
üstündür. Zira kul olma yönüyle Hakk'a ubûdiyet özelliğini yansıtır;
rasûl yönüyle ise insanlara tebliğ özelliğini ifade eder. Allah'a
yönelik kul olma özelliğiİslami sözlük Smiliv
halka yönelik rasûl özelliğinden daha önemli ve daha üstündür. Bundan
dolayı da Kelime-i Şehâdet ve Kelime-i Tevhid'de önce abd (kul) sıfatı
sonra rasûl sıfatı zikredilmektedir. Aynı şekilde Cenâb-ı Hakk Kur'ân-ı
Kerim'de "Allah Kur'ân'ı kuluna indirdi." (el-Kehfİslami sözlük Smiliv 18/1) âyetiyle peygarnberlik görevinden söz ederken Rasûlullah'tan "kul" diye söz etmektedir.
Hz. Âdem (a.s.)'den itibaren bütün peygamberler insanlarıİslami sözlük Smiliv
Allah'u Teâlâ (c.c.)'ya ibadet etmeye davet etmişlerdir. Nitekim
Kur'ân-ı Kerim'de "Andolsun ki biz her kavme: -Allah'a ibadet edinİslami sözlük Smiliv tâğuta kulluk etmekten kaçının diye- (tebligat yapması için) bir peygamber göndermişizdir" (en-Nahlİslami sözlük Smiliv
16/36) buyurulmaktadır. Bilindiği gibi tâğut; Allah'u Teâlâ (c.c.)'nın
indirdiği hükümlere karşı ayaklanan (tuğyan eden) her güce verilen bir
isimdir. Bunun insan olmasıİslami sözlük Smiliv şeytan olmasıİslami sözlük Smiliv put olması veya bir ideoloji olmasıİslami sözlük Smiliv mahiyetini değiştirmez. Nitekim: "İman edenlerİslami sözlük Smiliv Allah yolunda cihad ederler; küfredenler de (kâfirler) tâğut yolunda savaşırlar" (en-Nisâİslami sözlük Smiliv 4/76) âyet-i kerimesi insanlarınİslami sözlük Smiliv ya Allah'a iman edip O'nun dini için cihad edecekleriniİslami sözlük Smiliv ya da küfredip (kâfir olup) tâğut yolunda savaşacağını sarih olarak ortaya koymuştur. Bu iki hâlin dışındaİslami sözlük Smiliv
üçüncü bir hâlden söz etmek mümkün değildir. Bu mücadelenin ortaya
çıkardığı hukûkî bir durum "abd" kavramı ile alâkalıdır. Şöyle ki; abd
kelimesiİslami sözlük Smiliv köle mânâsına da kullanılmıştır. (el-Bakaraİslami sözlük Smiliv 2/221) Şimdi bu mâhiyet üzerinde kısaca duralım.
Ruhlar âleminde iken Allah'u Teâlâ (c.c.) bütün insanlardan "mîsak"
almıştır. Bu bir anlamda Allah'u Teâlâ (c.c.) ile insanlar arasında
tahakkuk eden mânevî bir mukaveledir. Her mü'min "Ne zamandan beri
müslümansın?" suâline; "Kâlû Belâ'dan beri" diyerekİslami sözlük Smiliv bu manevî mukâveleyi ikrar eder. Kur'ân-ı Kerim'de; Allah (c.c.)'ın "emâneti" göklereİslami sözlük Smiliv dağlara ve yeryüzüne teklif ettiğiniİslami sözlük Smiliv onların bu emanetin ağırlığı karşısında endişeye düştükleriİslami sözlük Smiliv insanın ise kendi iradesiyle yüklendiği bildirilmiştir. (el-Ahzabİslami sözlük Smiliv
33/72) Emânet; Allah'u Teâlâ (c.c.)'nın tekliflerinin tamamına verilen
isimdir. Ruhlar âleminde gerçekleşen mîsak ve yüklenilen emânet
sebebiyle; insanİslami sözlük Smiliv yeryüzünde Allah (c.c.)'ın halîfesi hükmündedir. Rasûl-i Ekrem (s.a.s.)'in: "Her doğan çocukİslami sözlük Smiliv İslâm fıtratı üzerine doğar" müjdesi sarihtir. insan; dünyaya geldikten sonra mîsakı unuturİslami sözlük Smiliv emânete ihanet eder ve İslâm'a karşı savaşırsa "kölelik" (abdİslami sözlük Smiliv rakikİslami sözlük Smiliv memlûkİslami sözlük Smiliv cariye vs...) gündeme girer. Nitekim Molla Hüsrev: "Kölelik; tevhid akîdesinden yüz çevirmenin cezası olarakİslami sözlük Smiliv Allah'u Teâlâ (c.c.)'nın takdir ettiği bir hakirliktir" (Molla Hüsrevİslami sözlük Smiliv ed-Dürerİslami sözlük Smiliv İstanbul 1307İslami sözlük Smiliv IIİslami sözlük Smiliv 6) diyerekİslami sözlük Smiliv
meselenin içeriğine işaret etmiştir. İbn Âbidîn'de bu konuyla ilgili
olarak şu hükümlere yer verilmiştir: "Bulunan çocuk (lâkit) bütün
hükümlerde hürdür. Hattâ kazf (zina isnadı iftirası) edeneİslami sözlük Smiliv had vurulur. Çünkü âdemoğlu için asıl olan hürriyettir. Zira insanlar müslümanların en hayırlıları olanİslami sözlük Smiliv Hz. Adem ile Hz. Havva'nın çocuklarıdırlar. Bazı insanlardaki kölelik hâli iseİslami sözlük Smiliv daha sonra ortaya çıkan küfür sebebiyle meydana gelmiştir." Dikkat edilirse köleliğin tahakkukuİslami sözlük Smiliv
ruhlar âleminde gerçekleşen mîsakı reddetmek ve emânete ihanet ederek
İslâm'a karşı savaşmakla ilgilidir. Müsteşriklerin (veya onları taklid
eden kimselerin) iddia ettikleri gibi kaba kuvvetle alâkası yoktur.
Rasûlullah (s.a.s.)'ın hür bir insanıİslami sözlük Smiliv
kuvvet kullanarak kendisine hizmetçi yapanın namazının asla kabul
edilmeyeceğini ve kıyâmet gününde onun karşısında olacağını ifade
ettiği bilinmektedir. (Buhârîİslami sözlük Smiliv İcareİslami sözlük Smiliv 10) Dolayısıyla bir İslâm beldesi kâfirlerin istilâsına uğrarsaİslami sözlük Smiliv o beldedeki müslümanlar "esir" olabilirlerİslami sözlük Smiliv ancak kat'iyyen "köle" olamazlar.
Râgıp el-İsfahânî; "abd" kavramının Kur'ân-ı Kerim'de dört ayrı
mahiyeti ifade için kullanıldığını kaydeder. Bunlar: 1) Hukûkî açıdan
köle mânâsına: el-Bakara Sûresi'nin 221. âyetinde olduğu gibi. 2)
Yaratılması bakımından abd: Bu mâhiyetteİslami sözlük Smiliv
sadece Allah'u Teâlâ (c.c.)ya nisbet edilerek kullanılır. Nitekim
Rasûl-ü Ekrem (s.a.s.): "Hiç biriniz (elinizin) emrinizin altında
bulunanlara kulum demesin. Çünkü hepiniz Allah'u Teâlâ (c.c.) 'nın
kullarısınız" diyerek bu mahiyete işaret etmiştir. 3) Allah'a kulluk
yapması açısından abd: İster hürİslami sözlük Smiliv
ister köle olsun şer'î hududlara riâyet eden kimse. 4) Dünyaya ve dünya
servetine kul haline gelen abd: Rasûl-i Ekrem (s.a.s.)'in: "Kahrolsun
altınaİslami sözlük Smiliv gümüşe ve lükse kul olan insan" (Tirmizîİslami sözlük Smiliv Zühdİslami sözlük Smiliv 42) diye zemmettiği kimseler.
Kelime-i Şehâdet getirirken; bütün ilâhları reddettiğimiziİslami sözlük Smiliv sadece Allah'u Teâlâ (c.c.)'ya iman ettiğimiziİslami sözlük Smiliv Peygamber Efendimizin (s.a.s.) önce "abd" (kul)İslami sözlük Smiliv sonra "rasûl" olduğunu ikrar ve tasdik ediyoruz. Dikkat edilirseİslami sözlük Smiliv
kelime-i şehâdette geçen kavramlardan birisi de "abd" kavramıdır.
İnsanın sıfatı; Allah'u Teâlâ (c.c.)'ya kul olmasıdır: Eğer bu sıfat
kaybedilirseİslami sözlük Smiliv tâğut'un esiri haline gelme tehlikesi mevcuttur. Allah'u Teâlâ (c.c.)'ya kulluk eden kimseye "hür insan"İslami sözlük Smiliv
tâğuta kulluk edene de "köle" denilir. Bu mahiyet asla unutulmamalıdır.
Hz. Âdem (a.s.)'den beri devam eden mücadelenin mahiyeti "abd" kavramı
ile izah edilebilir. Zira bütün peygamberler insanları "Allah'a kulluk
(ibadet) edinİslami sözlük Smiliv
tâğût'a kulluk etmekten kaçının" diyerek uyarmışlardır. Günümüzde
"Hâkimiyet kayıtsız ve şartsız insanındır" sloganının arkasına gizlenen
tâğûtî güçler kuvvet kullanarakİslami sözlük Smiliv müslümanları esir etmek arzusundadırlar. Bu büyük tehlike karşısında; ihlâsla Allah'u Teâlâ (c.c.)'ya kulluk eden mü'minlerinİslami sözlük Smiliv
cihâd ibadetini ihya etmeleri zarûrîdir. Gerçek mânâda ubûdiyyet
(kulluk); İslâm'ın temel hedeflerini gerçekleştirmek için ihlâsla ve
sabırla gayret sarfetmektir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st
GeceForum™ Demon
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ Demon


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 401
Rep Güçü Rep Güçü : 557
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 29
Nerden Nereyee !!!!
İş/Hobiler İş/Hobiler : Sabaha Kadar Pc Oynamak / Metin2 / Futbol/ Öyle Böyle
Lakap Lakap : PaTRoN


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 6:47 am

ABDÂL

Halk içinde dolaşan ve ermiş diye bilinen kişilere verilmiş bir lâkap. Aynı şekildeİslami sözlük Smiliv ilim ve gönül erbabının bütününe bu ismin verilmiş olduğunu görmekteyiz. Abdâl telâkkisi ilk defa ortaya çıktığı sıralardaİslami sözlük Smiliv
âbid ve zâhidlerle birlikte muhaddis ve fâkihler için de
kullanılmıştır. İbn Hanbel'in Müsnedi'nde Hz. Peygamber (s.a.s.)'den
nakledilen bir rivâyete göre kırkİslami sözlük Smiliv diğer bir rivâyette ise otuz abdâlın ümmet içerisinde bulunduğundan bahsettiği görülmektedir. (Ahmed b. Hanbelİslami sözlük Smiliv I İslami sözlük Smiliv 112) Nitekim itimada yakın bilinen abdâl hadîslerini nakleden Ahmed b. Hanbel'inİslami sözlük Smiliv yeryüzünde muhaddislerden başka abdâl tanımadığını söylediği belirtilmektedir.
İmam Gazâlî de abdâl konusunda buna benzer bir izahı Ebu'd-Derdâ' dan nakletmektedir. (Gazâlîİslami sözlük Smiliv İhyaİslami sözlük Smiliv 111İslami sözlük Smiliv 357) Abdâlların ahlâkî ve mânevî kişilikleri hakkında söylenenlerİslami sözlük Smiliv her müslümanda bulunması gerekli vasıflardır. Buna göre abdâllar bütün insanlara karşı iyiİslami sözlük Smiliv kendilerine kötü muamele edenleri bağışlayan kaza ve kadere gönül hoşnutluğuyla boyun eğenİslami sözlük Smiliv haramlardan kaçanİslami sözlük Smiliv ibâdetlerini ihlâs ve samimiyetle yerine getirenİslami sözlük Smiliv sevgiİslami sözlük Smiliv şefkat ve ahlâkî vasıflarla donanmış kişilerdir.
Abdâl kelimesinin Arapça 'ebdal'den kısmen değişerek Türkçe'ye girmiş
olduğu anlaşılmaktadır. Arapça'da halkın iyiliği için tasarrufa izinli
evliya zümresinden olan bir cemaate verilen bir isim olarak geçer. Fakatİslami sözlük Smiliv
bu tür bir kitlenin Allah tarafından gönderildiğine dair sahih İslâmî
kaynaklarda herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. Dolayısıyla bu durumunİslami sözlük Smiliv halkın kendi muhayyilesi içerisinde ortaya çıkmış bir kanaatten başka birşey olmadığı söylenebilir.
Tasavvufta dervişler arasında kendini kaybeden ve coşku haline girenler
için abdâl kelimesinin kullanıldığı anlaşılmaktadır. Hatta bu kelime
giderek "hafif meşrep"İslami sözlük Smiliv "meczup"İslami sözlük Smiliv olanlara verilen bir isim haline sokulmuştur.
Abdâl kelimesiİslami sözlük Smiliv ilk dönemlerden beri gizli güçlere sahip ve sırlara vâkıf olduklarına inanılan kimseler ve; Hızırİslami sözlük Smiliv İlyasİslami sözlük Smiliv Mehdi gibi gizli şahsiyetlere de atfedildiği görülmüştür. Melâmet ehlinin gizli veliler inancıİslami sözlük Smiliv abdalları daha da esrarengiz hâle getirmiş hattâİslami sözlük Smiliv
bizzat abdâlların dahi birbirlerini tanımadıkları veya ancak üst
tabakada olanların alttakileri tanıyabildikleri söylenmiştir. XII.
yüzyıldan sonraİslami sözlük Smiliv
bilhassa Melâmî* ve Kalenderîler arasında cezbe ve istiğrak (kendinden
geçme) hâli fazla olduğundan abdâl kelimesi özellikle bunlar hakkında
kullanılmıştır.
XIV. ve XV. yüzyıllarda abdâl adı altında bozuk inançlı birtakım derviş
zümreleri türedi. Bunlar Rum abdâlları ünvanı ile anıldılar. XVI.
yüzyılda yaşayan Vâhidîİslami sözlük Smiliv abdâlları şu şekilde tasvir etmektedir. "Başlarıİslami sözlük Smiliv kaşlarıİslami sözlük Smiliv sakal ve bıyıkları traş edilmişİslami sözlük Smiliv başlarında kıldan örülmüş külâhİslami sözlük Smiliv sırtlarında bal renkli veya siyah şalİslami sözlük Smiliv ellerinde tabl ve âlem bulunmaktadır."
Yine bu yüzyıllarda bazı dervişler tek başlarına abdâl ismini kullanmışlardır. Abdâl Musaİslami sözlük Smiliv Kaygusuz Abdâlİslami sözlük Smiliv Pir Sultan Abdâl gibi.
Abdâl hadislerinin sıhhat derecesine kavuşmamış olmasıİslami sözlük Smiliv bu anlayışın kaynağının Ehl-i Sünnet dışında aranmasına yol açmıştır. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.) ve "ashab"tan gavsİslami sözlük Smiliv kutbİslami sözlük Smiliv evtâdİslami sözlük Smiliv nücebâ vb. ricâlü'l gay-b'a ilişkin hiçbir söz nakledilmediğiniİslami sözlük Smiliv seleften bazılarının Hz. Peygamber'den rivâyet ettikleri abdâla dair sözün ise zayıf bir hadis olduğunu belirten İbni Teymiyyeİslami sözlük Smiliv ricalü'l-gayb olduğu söylenen bazı insanlaraİslami sözlük Smiliv -onları Allah'a ortak gösterir gibi- olağanüstü yetkiler ve güçler nisbet etmenin İslâm akidesiyle bağdaştırılamayacağınıİslami sözlük Smiliv bu tür bir anlayışın daha çok Hristiyanların ve aşırı Şiî fırkaların akidelerini yansıttığını belirtmektedir. (Minhacü's-Sünneİslami sözlük Smiliv Iİslami sözlük Smiliv 21-22).
Bu aradaİslami sözlük Smiliv
İbni Teymiyye ve İbni Haldun dışında kalan âlimlerin büyük bir
ekseriyeti ve mutasavvıfların abdâl anlayışını benimsemiş veya en
azından tenkit etmemiş olmalarıİslami sözlük Smiliv
bu görüşün esas itibariyle Şia'dan veya Ehl-i Sünnet dışı başka bir
kaynaktan geldiği görüşünü şüphe ile karşılamak için yeterli
sebeplerdi. Ancak şunu da belirtmek gerekir kiİslami sözlük Smiliv
ilk devirler Ehl-i Sünnet âlim ve mutasavvıflarının abdâl anlayışları
İbnü'l-Arabî'nin anlayışından ve özellikle XIV. yüzyıldan itibaren
başgösteren ve XX. yüzyıl başına kadar devam eden Râfizî abdâlların
hayat tarzlarından tamamen farklıdır. Nitekim Abdâl kelimesinin ilk
defa ortaya çıktığı sıralardaİslami sözlük Smiliv âbid ve zahidlerle birlikte muhaddis ve fâkihler için de kullanıldığı görülmüştü.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st
GeceForum™ `SH[A]RK^®
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ `SH[A]RK^®


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 127
Rep Güçü Rep Güçü : 1000140
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 33
Nerden İsTanbuL
İş/Hobiler İş/Hobiler : Bilgisayar... Bilgisayar..Bilgisayar..:D
Lakap Lakap : PsiKoPaT


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 10:24 am

ABÂDİLE:
Abdullahlar. Peygamber efendimizin Eshâb-ı kirâmı (arkadaşları) arasında fıkıh ve hadîs-i şerîf ilimlerinde şöhret bulmuş Abdullah adını taşıyan sahâbîler. Abâdile, Abdullah kelimesinin çokluk şeklidir. Peygamber efendimizin Eshâb-ı kirâmı arasında Abdullah isimli üç yüz kadar sahâbi bulunmaktaydı. Fakat bunların içinde; Abdullah bin Ömer, Abdullah bin Abbâs, Abdullah bin Zübeyr, Abdullah bin Amr bin Âs radıyallahü anhüm, ilimdeki yükseklikleri sebebiyle Abâdile ünvânı ile tanındılar. Bunlara Abâdile-i Erbea da denilmektedir.
Abdullah bin Mes'ûd'un (radıyallahü anh) fıkıh ilminde önemli bir yeri olduğu halde, Abâdile arasında zikredilmemesi, bu tâbirin onun vefâtından sonra çıkmış olması sebebiyledir. Bununla berâber onu Abâdileden sayan âlimler de vardır. (İbn-i Hümâm, Ahmed Naîm)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st/
GeceForum™ `SH[A]RK^®
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ `SH[A]RK^®


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 127
Rep Güçü Rep Güçü : 1000140
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 33
Nerden İsTanbuL
İş/Hobiler İş/Hobiler : Bilgisayar... Bilgisayar..Bilgisayar..:D
Lakap Lakap : PsiKoPaT


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 10:25 am

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st/
GeceForum™ `SH[A]RK^®
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ `SH[A]RK^®


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 127
Rep Güçü Rep Güçü : 1000140
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 33
Nerden İsTanbuL
İş/Hobiler İş/Hobiler : Bilgisayar... Bilgisayar..Bilgisayar..:D
Lakap Lakap : PsiKoPaT


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 10:25 am

ÂDEM (Aleyhisselâm):
Kur'ân-ı kerîmde ismi geçen peygamberlerden. Yeryüzünde yaratılan ilk insan ve ilk peygamber, bütün insanların babası.
Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:
Muhakkak ki, Îsâ'nın hâli de (yâni babasız dünyâya gelişi de) Allah indinde, Âdem'in hâli gibidir. Allahü teâlâ onu topraktan yarattı, sonra ona "Ol" dedi, o da (can gelip) oluverdi. (Âl-i İmrân sûresi: 59)
Allahü teâlâ Âdem'i (aleyhisselâm) yeryüzünün her tarafından aldırdığı topraktan yarattı. Bu sebeple zürriyetinden siyah, beyaz, esmer, kırmızı renkte olanlar olduğu gibi, bâzıları da bu renklerin arasındadır. Bâzısı yumuşak, bâzısı sert, bâzısı hâlis ve temiz oldu. (Hadîs-i şerîf-Müsned-i Ahmed bin Hanbel)
Çeşitli memleketlerden getirilen toprakları melekler su ile çamur yapıp, insan şekline koydu. Bu sûret Mekke ile Tâif arasında kırk yıl kalıp (salsâl) oldu. Yâni pişmiş gibi kurudu. Önce Muhammed aleyhisselâmın nûru alnına kondu. Sonra Muharrem'in onuncu Cumâ günü rûh verildi. Her şeyin ismi ve faydası kendisine bildirildi. Boyu ve yaşı kesin olarak bildirilmedi. Allahü teâlânın emri ile bütün melekler, Âdem'e doğru secde etti. İblis, kibirlenip, bu emre karşı geldi ve secde etmedi. Âdem aleyhisselâm kırk yaşında Firdevs adındaki Cennet'e götürüldü. Cennet'te yâhut daha önce Mekke dışında uyurken, sol kaburga kemiğinden hazret-i Havvâ yaratıldı. Allahü teâlâ onları birbirine nikâh etti. Yasak edilen ağaçtan unutarak önce Havvâ, sonra Âdem aleyhisselâm yedikleri için Cennet'ten çıkarıldılar. Âdem aleyhisselâm Hindistan'da Seylan (Serendib) adasına,Havvâ vâlidemiz ise, Cidde'ye indirildi. Âdem aleyhisselâm iki yüz sene ağlayıp yalvardıktan sonra, tövbe ve duâsı kabûl olup, hacca gelmesi emr olundu. Arafat ovasında Havvâ ile buluştu. Kâbe'yi yaptı.
Her sene hac yaptı. Arafat meydanında veya başka yerde, kıyâmete kadar gelecek çocukları belinden zerreler hâlinde çıkarıldı. Allahü teâlâ tarafından; "Ben sizin Rabbiniz değil miyim?" diye soruldu. Hepsi; "Evet Rabbimizsin" dedi.Sonra hepsi zerreler hâline gelip, beline girdiler. Sonra Şam'a geldiler. Burada çocukları oldu. Neslinden kırk bin kişiyi gördü. Bin beş yüz yaşında iken çocuklarına peygamber oldu. Çocukları çeşitli dillerde konuştu. Cebrâil aleyhisselâm kendisine on iki kere geldi. Oruç, her gün bir vakit namaz, gusül abdesti emredildi. Kendisine kitap verilip; fizik, kimyâ, tıp, eczâcılık, matematik bilgileri öğretildi. Süryânî, İbrânî ve Arabî diller ile kerpiç üstüne çok kitap yazıldı. Bir rivâyete göre iki bin yaşında iken Cumâ günü vefât etti. Hazret-i Havvâ da kırk sene sonra vefât etti. Kabirlerinin Kudüs'de veya Mina'da Mescid-i Hıf'de yâhut Arafat'da olduğu rivâyetleri vardır. (Nişancızâde ve Sa'lebî)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st/
GeceForum™ `SH[A]RK^®
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ `SH[A]RK^®


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 127
Rep Güçü Rep Güçü : 1000140
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 33
Nerden İsTanbuL
İş/Hobiler İş/Hobiler : Bilgisayar... Bilgisayar..Bilgisayar..:D
Lakap Lakap : PsiKoPaT


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 10:26 am

Bâb-ı Cibrîl:
Peygamber efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem Medîne-i münevverede yaptırdığı mescidinin doğu tarafındaki kıbleye yakın olan kapısı. Bu kapıya, hazret-i Osman'ın evinin karşısında bulunması sebebiyle Bâb-ı Osmân; Resûlullah efendimiz hazret-i Osman'ın evini ziyâret etmek üzere bu kapıdan girip çıkmayı âdet edindikleri için Bâb-ün-Nebî de denilmiştir.
Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem Kureyzâ yahûdîleri üzerine sefer düzenlendiği zaman, Cebrâil aleyhisselâm Peygamber efendimize yardım için geldiğinde Bâb-ı Cibrîl önünde beklemişti. (Eyyûb Sabri Paşa)
Bâb-ür-Rahme:
Rahmet kapısı. Medîne-i münevverede Peygamber efendimizin yaptırdığı mescidin batı duvarındaki iki kapıdan biri. Bâb-ül-Âtike ve Bâb-üs-Sûk diye de bilinir.
Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem bir Cumâ günü hutbede iken batı tarafındaki kapıdan gelen bir kimse; "Yâ Resûlallah! Susuzluktan hayvanlarımız, âile ve çocuklarımız perişân oldu. Bizim için cenâb-ı Hakk'a duâ edin de yağmur ihsân buyursun" deyince, Peygamber efendimiz mübârek ellerini kaldırıp duâ buyurdular. Bu sırada Sel dağının üzerinde rahmet alâmetleri (bulutları) belirip yağmur yağdı. Bu sebeple bu kapıya Bâb-ür-Rahme denildi. (Ebû Abdullah Tilemsânî)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st/
GeceForum™ `SH[A]RK^®
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ `SH[A]RK^®


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 127
Rep Güçü Rep Güçü : 1000140
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 33
Nerden İsTanbuL
İş/Hobiler İş/Hobiler : Bilgisayar... Bilgisayar..Bilgisayar..:D
Lakap Lakap : PsiKoPaT


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 10:27 am

Bâb-üs-Selâm:
1. Mekke-i mükerremede bulunan Mescid-i Haram'ın doğu tarafına açılan kapı. Bâb-ı Şeybe de denir.
Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem otuz beş yaşında iken, yağan yağmur ve seller sebebiyle Kâbe-i muazzama tahrîb olmuştu. Yeniden inşâ edilmesi sırasında Hacer-ül-Esved taşının yerine konulması husûsunda kabîleler arasında anlaşmazlık çıktı. Nihayet Bâb-ı Şeybe kapısı tarafından ilk gelecek kimsenin hakemliğini kabûl etmek üzere anlaştılar. O kapıdan ilk olarak Muhammed aleyhisselâmın geldiğini gördüler. Peygamber efendimizin hükmüne râzı olup Hacer-ül-Esved'i yerine koydular. Anlaşmazlığa son veren Muhammed aleyhisselâm bu kapıdan Kâbe-i muazzamanın yanına geldiği için Bâb-üs-Selâm adı verildi. (İbn-i Hişâm ve Abdülhak Dehlevî)
2. Peygamber efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem Medîne-i münevverede yaptırdığı Mescid-i Nebî'nin batı duvarında kıbleye yakın olan kapısı. Bâb-ı Mervân diye de bilinen bu kapı, Mescid-i Nebî'nin beş kapısından en büyüğü ve en zînetlisidir (süslüsüdür).
Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem vefâtından önce Eshâb-ı kirâmın evlerinden mescide açılan kapıların kapatılmasını emir buyurduğunda, sâdece Ebû Bekr-i Sıddîk'in (r.anh) kapısının açık kalmasını istemişti. Bâb-üs-Sıddîk adıyla bilinen bu kapı, Bâb-üs-Selâmın sol tarafından üçüncü küçük kapıdır. (Eyyûb Sabri Paşa ve Ahmed Cevdet Paşa)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st/
GeceForum™ `SH[A]RK^®
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ `SH[A]RK^®


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 127
Rep Güçü Rep Güçü : 1000140
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 33
Nerden İsTanbuL
İş/Hobiler İş/Hobiler : Bilgisayar... Bilgisayar..Bilgisayar..:D
Lakap Lakap : PsiKoPaT


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 10:28 am

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st/
GeceForum™ `SH[A]RK^®
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ `SH[A]RK^®


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 127
Rep Güçü Rep Güçü : 1000140
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 33
Nerden İsTanbuL
İş/Hobiler İş/Hobiler : Bilgisayar... Bilgisayar..Bilgisayar..:D
Lakap Lakap : PsiKoPaT


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 10:29 am

MADDE:
Ağırlığı olan ve boşlukta yer kaplıyan varlık.
Hava, su, taş, cam ayrı birer maddedir. Işık ve ses, madde değildir. Çünkü yer kaplamaz ve ağırlıkları yoktur. Her madde; katı, sıvı ve gaz olmak üzere üç hâlde bulunur. Sıvı ve gaz hâlindeki maddelerin, kendilerine mahsûs belli şekilleri yoktur. Bunlar, bulundukları kabın şeklini alırlar. Maddenin şekil almış hâline cisim denir. Maddeler, hep cisim hâlinde bulunur. Meselâ, anahtar , iğne, masa ve çivi, başka başka cisimdir. Şekilleri başkadır, fakat hepsi demir maddesinden yapılmıştır. (Muhammed Sıddîk bin Saîd)
Âlem, madde ve özelliklerden meydana gelmiştir. Bütün âlem hâdistir, yâni yok iken sonradan yaratılmıştır. (Berhurdâr)
Madde, Allahü teâlânın kuvvet ve kudreti ile varlıkta kalmaktadır. Kendi kendine duran madde yoktur. Bütün cisimleri, her şeyi varlıkta durduran, Allahü teâlâdır. (İmâm-ı Rabbânî)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st/
GeceForum™ `SH[A]RK^®
♦•AdmiN•♦
♦•AdmiN•♦
GeceForum™ `SH[A]RK^®


Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 127
Rep Güçü Rep Güçü : 1000140
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 22/08/09
Yaş Yaş : 33
Nerden İsTanbuL
İş/Hobiler İş/Hobiler : Bilgisayar... Bilgisayar..Bilgisayar..:D
Lakap Lakap : PsiKoPaT


İslami sözlük Empty
MesajKonu: Geri: İslami sözlük   İslami sözlük I_icon_minitimeC.tesi Ağus. 22, 2009 10:29 am

MADDİYYÛN:
Maddenin hep var olduğuna, sonradan yaratılmadığına ve yok olmayacağına inananlar, maddeciler.
Kendilerini akıllı ve hiç yanılmaz sanan dinsizlerin birincisi maddiyyûn olup, bunlar, Allahü teâlânın varlığına inanmıyor; âlem, böyle kendiliğinden gelmiş ve böyle gidecektir, bunun yaratanı yoktur diyorlar. Canlılar da, böyle birbirlerinden üreyip, sonsuz olarak sürecektir, diyorlar. Bütün bunlar ve yolunda gidenlerin hepsi de müslüman değildirler. (İmâm-ı Gazâlî)
Ehl-i sünnet âlimleri (Resûlullah efendimiz ve O'nun sohbetinde yetişmiş mübârek arkadaşlarının yolunda giden İslâm âlimleri), kitablarında maddiyyûnun sözlerini ve müslüman olmayanların, İslâmiyet'e sokmak istedikleri uydurmaları delîller ve tartışmalar ile reddederek hepsini susturmuşlar, din düşmanlarının hazırladıkları fitne ve fesâd ateşlerini söndürmüşler, bozuk düşüncelerini çürütmüşlerdir... (Abdülhakîm Arvâsî)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://gece.forum.st/
 
İslami sözlük
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
GeceForum :: ]|I{•------» (Genel Kültür Bölümü) «------•}I| :: Dini Bilgiler Bölümü-
Buraya geçin: